Bahar Şenliklerinin başlangıç gösterilerini seyretmek üzere dün, ailecek yine ADÜ Merkez Kampüsteydik :) Baş döndüren bir program vardı ve saatler süren eğlenceli, bir o kadar da heyecanlı gösterileri peşisıra seyrettik. Bizim Efe, önce Aşuk’la Maşuk, sonra devenin ön ayakları :) sonra Karadeniz yöresi oyunları ve sonrasında da kolbastı oyunuyla tam bir marifetler gösterisinde bulundu. Bahar Şenlikleri’nin başlangıç gecesinin ilk yarısında sahne alan ADÜ Halkoyunları Topluluğu, epey ter döktü ve muhteşem gösterilere imza attı :)
Arkadaşları seyrettikçe, üniversitedeyken tiyatro sevdasına halkoyunu ekibini bırakmış olduğuma her seferinde pişman oluyorum. Üstelik, yarışma ekibine seçilmişken… İşin daha da vahimi, tiyatro oyunumuzun da sahnelenmesine günler kala iptal edilmesiydi. Ne bir oyun sahneleyebildim ne de bir halkoyununu adam gibi öğrenebildim :( Askerdeyken, “Sen Aydınlısın, haydi bir döktür şurada“ dediklerinde oynayamadığım için kendime nasıl da sinir olmuştum. Bu yaz, İbrahim’den özel ders alıp, Aydın yöresine dair ne kadar oyun varsa öğrenmeyi planlıyorum :)
Gecenin ikinci yarısında ADÜ Sultanhisar MYO‘nun da gösterileri vardı. Çok ciddi bir şekilde geceye hazırlanıldığı ilk andan itibaren anlaşılıyordu. Özellikle halkoynu gösterilerinde tüylerim diken diken oldu. Hüss‘ün sabah erkenden okula gidecek olmasından doalyı saat 22’de salondan ayrılmak zorunda kalınca programın geri kalan kısmını seyredemedim.
Dönüşte, kampüs içindeki çimleri sulayan bütün fıskiyeler açık olduğu için tepeden tırnağa ıslandım. Aydınlatma yok; nereden su geliyor göremiyorum; kaçsam, kaçacak yer de yok; her yerde fiskiye… Şımşırık oldum; biraz sinirlendim hatta fotoğraf makinesi de ıslandı diye endişe ettim ama sonra düştüğüm bu saçma durum hoşuma gitti :) İnsan onlarca fıskiyenin altında yaz günü kaç kez ıslanabilir ki…
e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
egelilere özgü bir kavramın kelimesidir.:)) şımşırık: çok aşırı ıslanmak, sırılsıklam olmak ile aynı… :D!
dün arkadaşım bi video göndermiş yağmur yağar oynuyo efeler aman çok hoşuma gitti, izleyen arkadaşlar da çok beğendi.. sonra bi baktım yorumlara meğer oynayan İbrahimmiş, bu bizim efe diye havamı attım tabi;’)) kocamaaaaan tebrikler gerçekten, sen de birkaç figür öğren derim Evrencim..
Bahar şenlikleri tam bir “şenlik” olmuş gerçekten de :) Orta okuldayken benim de bir halk oyunu maceram olmuştu ve derslerimin aksadığını söyleyen öğretmenlerimin uyarılarını (!) dikkate alıp bırakmıştım. Yine de Karadeniz yöresinden bir kaç figür biliyorum :))
Fıskiyelerin tadını çıkarsaydın keşke. Çok eğlenceli oluyor :)) “şımşırık” kelimesini ise çok sevdim :))
Resimlerden anlaşılıyor ne güzel bir gece geçirdiğiniz, kıskandım :( ben de halkoyunlarına meraklıyım fakat bende yetenek yok :( bu arada şımşırık ne demek? :)
Efe’ye tebrikler…
İlkokulda ve Ortaokulda Folklor ekibine seçilmiş, okullar arası birinciliğinden İlçe Folklor Başkanının haberdar olmasıyla babamdan izin almaya gelinmiş, farklı şehirlerde gösterilere göndermek taraftarı olmayan babam tarafından en büyük hevesi çer çöp edilmiş biri olarak aynı dertten muzdaribim Hocam :/
Hep içimde uhtedir.
İnşallah kızımdan umutluyum ahh keşke :))
Hocam bu arada kötü haber; Safiye Sultan’a bir hediye daha borçlusun :))