KÖPRÜ

Temmuz 2009 MisAfiR KaLeMi Fatih KAVAS

{Temmuz ’09 MisAfiR KaLeM Yazısıdır.}

Bugünlerde İstanbul’a üçüncü köprünün yapılması için çalışmalar başlatıldı. Artık iki köprü İstanbul için yeterli gelmemektedir. Çünkü İstanbul, bünyesindeki nüfusu kaldıramamakta ve her geçen gün artan nüfusla birlikte büyümektedir. Ulaşım sorununu çözmek için doğal olarak üçüncü köprünün yapılması şart olmuştur. Yıllardır devam eden göç sorunu çözülmedikçe İstanbul’a yapılacak olan üçüncü köprü yetmeyecek dördüncüsü de yapılacaktır.

Asıl sorun köprü değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin uzun bir süredir çözemediği göç sorunudur. Yıllardır önü engellenemeyen bir şekilde Doğu’daki insanlar, tarlasını satarak İstanbul’a göç etmiş, yerleşik yer bulamadıklarında ya başkasının arazisine ya da devletin toprağına gecekondu adı verilen evler inşa ederek İstanbul’un çarpık kentleşmesine sebep olmuşlardır. Aynı zamanda bu göç gecekondu mafyasını doğurmuştur. Gecekondu mafyası, göç ile gelmiş insanları kandırarak kendisine ait olmayan arazilere bina inşa edip bu insanlara satıp sahte tapular vermiştir. Yerel yönetimler, bu gecekondulara önce hizmet götürmüş daha sonra kent planı için kimisini yıktırtmış, kimisinde ise bugün hala oturulmaktadır.

Peki insanları İstanbul’a göçe zorlayan sebepler nelerdi? Tek bir sebep vardı: O da Doğu’ya zamanında yapılmayan yatırımlar sonucunda insanların geçim sıkıntısına düşmeleriydi. Şunu hepimiz biliyoruz ki toplumsal refahın sağlanamadığı bir ülkede, toplumsal huzur ve barış sağlanamaz. Nitekim Doğu bölgemizde refah bir düzeye ulaşılmadığı için terör örgütü doğmuş, ülkenin kalkınmasına engel olmuştur. Devlet bütçesindeki en büyük pay orduya ayrılmış ve terör örgütüyle silahlı mücadeleye girişilmiştir. Bu mücadelede birçok askerimiz şehit olmuş, bölge insanı katledilmiş, bölgeye hizmet etmek amacıyla gelen öğretmenlerimiz, doktorlarımız ve diğer kamu personelimiz terör örgütünün hedefi olmuşlardır. Nice ailenin ocağına ateş düşmüştür. Geç kalan GAP projesi daha önce yapılmış olsaydı, bugün ne terör örgütünden ne şehit olan askerlerimizden ne öldürülen insanlarımızdan ne terör örgütünün ağına takılan gençlerin yazık olmasından ne de göç sorunundan bahsedecektik. Siyasilerin yanlış politikaları ülkenin dengeli kalkınmasını sağlayamamış, bugün Doğu bölgelerimiz ile Batı bölgelerimiz arasındaki uçurumu ortaya çıkarmıştır. Böylece ülkenin doğusunda yaşayan insanlar, kendi bölgelerinde iş-aş olmayınca artan nüfusuyla Batı bölgelerine akın etmişler; özellikle İstanbul’u yeni sorunlarla karşı karşıya bırakmışlardır.

İstanbul çözülmez bir düğüm olmuştur. Ankara artık Doğu ile Batı arasındaki dengeyi sağlayan bir köprü olmalıdır. Köprünün dengesiz olan iki ucu birbirine denk hale getirilmelidir. Bunun için İstanbul’un mevcut sorunları çözülmeli, devam eden göçü durdurmak için doğu bölgelerimize yatırım yapılmalıdır. Devlet bütçesindeki en fazla pay, Doğu bölgelerimize ayrılarak, o bölgeye hizmet götürmeli ve yatırım yapılması için teşvik yasaları çıkartılmalıdır. Yatırım yapacak iş adamlarına gerekli kolaylıklar sağlanmalıdır. Yapılacak yatırımlarla hem Doğudaki bölgelerimiz kalkınacak hem istihdam sorunu bir anlamda çözülecek hem de devam eden göç durdurulacaktır. Ankara dengesiz olan kefeyi denk hale getiren bir köprü olduğunda İstanbul’un daha doğrusu Türkiye’nin sorunları büyümeyecek, İstanbul’a yeni köprüler inşa edilmeyecektir.

—-

e-vren günlüğü’nün 4. yılının son misAfir KaLeMi, Fatih KAVAS oldu. Aydınlı bir ailenin tek oğlu olan Fatih; 1984 yılında Isparta-Keçiborlu’da doğdu.  Trakya Üniversitesi İİBF Kamu Yönetimi bölümünde okuyor; profesyonel olarak halkoyunları ile ilgileniyor ve iyi bir kitap okuru.


e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

One Comment

  1. Ülkemizde sorunlar ötelene ötelene içinden çıkılmaz bir hal aldı. Fatih Bey’e katılıyorum. 3. köprüyü yapmak yerine, 3. köprünün yapılmasına sebep olan etkenler üzerinde çalışılırsa ileride 4. köprüye gerek kalmayacaktır. Bütün bunlar bildiğimiz karadoğram düzemde devam ederse ileride Boğaz’ı üzerindeki köprülerden dolayı görmemiz mümkün olmayacak.

Bu yazıya katkı sunun