{Ocak ’07 MisAfiR KaLeM Yazısıdır}
Bundan üç ay önce işyerinde oturuyor ve bilgisayarda bazı işleri yapıyordum. Aynı zamanda da radyo da Slow Türk’ü dinliyordum. Müzik bitti ve Dj; “reklâmlardan sonra tekrar buradayız” dedi. Reklâmlara girildiğinde de birden Levent Yüksel’in sesi geldi. Bir reklamın müziğini seslendiriyordu. İlk dikkatimi çeken şey müziğin insanı rahatlatan tınısıydı ama daha sonra beni asıl vuran şeyin sözler olduğunu fark ettim. Sözler şöyleydi;
Hoş geldi, ama bazen eli boş geldi
Yaz geldi, yağmurlar azdı hiç dinmedi
Az geldi, hepsi üst üstte çok geldi
Sen inan bak herkes nasıl da inanır
İmkânsız diyenler her zaman yanılır
Sonunda iyiler mutlaka kazanır!
“SONUNDA İYİLER MUTLAKA KAZANIR”
Artık öyle benimsedim ki bu sözleri; umutsuzluğa kapıldığını gördüğüm her arkadaşıma bunu söylüyorum. Tıpkı Evren’e söylediğim gibi. O da alıştı artık. Ben ona: “Unutma sonunda” yazıyorum, o da bana “İyiler mutlaka kazanır” yazıyor. Sizler de unutmayın; Umutsuzluğa düştüğünüzde, haksızlığa uğradığınızda ve yıkılıp yeniden kalkmaya çalıştığınızda kendinize hep bunu söyleyin;
“SONUNDA İYİLER MUTLAKA KAZANIR”
Çünkü eğer siz iyiyseniz sonunda mutlaka kazanırsınız.
—
2007’nin ilk Misafir Kalem’i Ayben KILINÇ, Çukurova Ünv. Okul Öncesi Öğretmenliği’nden mezun. Adana’da ailesiyle birlikte yaşıyor. Öğrencilik hayatı boyunca pek çok sivil toplum kuruluşunun sosyal sorumluluk projelerinde yer alan Ayben Kılınç, aynı zamanda Avrupa Birliği projeleri de gerçekleştiriyor.
:)
Evet ama filmlerde.
Gerçek hayatta iyiler hiçi alır.
Cennette belki diycem, ona da mükemmelleri alıyorlar.