TDK Türkçe Sözlükte Cumhuriyet: “Milletin, egemenliği kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı yönetim biçimi“ olarak tanımlanıyor.
Cumhuriyet, Türkiye’de her ne kadar “demokrasi“ sözcüğüyle eş değerde ve eş anlamlı olarak algılansa da ikisi birbirinden bağımsız kavramlar. Örneğin İran, Suriye, Azerbaycan birer cumhuriyet devleti olmasına rağmen İran, antidemokratik cumhuriyet örneği teşkil edebiliyor; Suriye ve Azerbaycan’da iktidar “babadan oğula” geçebiliyor. Bu tuhaflık, o ülkelerin “halkın egemenliği“ne imkan tanıyan “demokrasi“den yoksun olmalarından kaynaklanıyor. Bunun yanında rejimleri cumhuriyet olmadığı halde demokrasinin hakim olduğu monarşiyle idare edilen devletler de var: Birleşik Krallık, Danimarka, Hollanda, İsveç, Japonya gibi.
Cumhuriyet rejimi, en çok demokrasiyle yakışıyor; demokrasiyle beslenmeyince pek de bir anlam ifade etmiyor. Cumhuriyet’i en güzel “demokrasi”nin taçlandıracağını bilen Mustafa Kemal de boşuna “demokrasi ilkesinin en çağdaş ve en akılcı uygulamasını sağlayan yönetim şekli cumhuriyettir.“ demiyor.
Öğretmen olarak bir 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resmi programı içerisinde ilk kez yer aldığım bu günde Hüss de bayramı benim yanımda kutladı. Cumhuriyet’e sahip çıkarken diğer taraftan da demokrasiyi canlı tutabilmek, 86 yıl önceki emaneti asırlar sonrasına bile layıkıyla teslim edebilmek ümidiyle…
—
evrengunlugu.net, 5. yılında sosyal sorumluluk gereği Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği‘nin kampanya ve projelerini destekleme kararı almıştır. Ziyaretçilerini de TOFD’a destek olmaya davet etmektedir.TOFD’aulaşın; gönüllü olun; 3430‘a boş bir sms atarak “Akülü Tekerlekli Sandalye Kampanyası”na 5 TL’lik bağışta bulunun.