Özellikle 2010 Üniversite Sınavına girecek olan öğrencilerimizi sene başında motive edebilmek ve onlara, aylar sonra kazanmaları muhtemel üniversite ortamını önceden gösterebilmek adına dün Pamukkale Üniversitesi‘ndeydik.
2001 ÖSS’de kazandığım 2003 ÖSS ile ayrıldığım PAÜ Fen Edebiyat Fakültesi‘ydi ilk durağımız. Haftalar öncesinden Turgut Hocam‘la haberleşmiş,“öğrencilerimi Pamukkale Üniversitesi’ne getirmek, onlara kendisinin dersini dinletmek istediğimi“ bildirmiştim. Ve bugün onun sayesinde küçük bir kasabanın küçük lise binasında eğitim gören öğrencilerim ilk olarak devasa Fen Edebiyat Fakültesi binalarıyla tanıştı. İki yıl okuduğum Türk Dili Edebiyatı bölümünün amfisindeydik. Ben her zaman oturduğum sırada, öğrencilerim eski sınıf arkadaşlarımın oturduğu sıralarda Turgut Hocamı dinledik. Hızla geçip giden zamanın yalancılığı bazen böyle geri dönüşlerle gerçek tarafını da gösteriyordu. Öğrencilik yaşamımın köşe öğretmenlerinden Turgut hocamı, yine aynı yerinde aynı ses tonuyla dört yıl önce oturduğum aynı sıralardan dinliyordum. Soluğumu tutup son haftaların en güzel rüyasını yaşadım.
PAÜ Spor Merkezi gezildi; küçük bir fotoğraf çekme (!) krizi atlatıldı. BESYO yazmayı düşünen öğrencilerimiz hocalarla görüşüp bölüm hakkında bilgi aldılar. Eğitim Fakültesi baştan sona dolaşıldıktan sonra merkez kafeteryada üniversite öğrencileriyle birlikte öğle yemeği yenildi.
İkinci durağımız bizim gençlerin ismen duyup henüz cismen göremedikleri Pamukkale travertenleri ve tarihi eserleriydi. Harun‘un edebiyat 3. sınıf öğrencisi kardeşi İrfan da Denizli seyahatemizin başından sonuna kadar bize eşlik etti.
Denizli gezisinin son durağı şehrin en büyük alışveriş merkezlerinden Teras Park‘tı. Eğitim – kültür – yaşam üçlemesinin ardından Aydın’a dönüş sırasında bu yıl üniversite sınavına girecek bir öğrencim “Gözüm korktu hocam” dedi. Onlar, küçük bir kasabada küçük bir lisede 70 – 75 kişi ve 5 – 6 öğretmenle eğitimlerini devam ettirirken hayatlarında ilk kez gördükleri bir üniversitenin baş döndüren kampüsü ve devasa yapılarından fazlasıyla etkilenmişlerdi. En büyük temennim gözlerini korkutan ama aslında gençlik çağının en güzel yılları olan üniversiteli olma şansını 2010 Temmuzunda açıklanacak sonuçlarla yakalayabilmeleri.
Bu gezinin gerçekleşmesinde en büyük katkıya sahip canım hocam Turgut TOK’a, bütün bir gezi boyunca bizi yalnız bırakmayan sevgili İrfan‘a, ilgilerinden ve yardımlarından dolayı Fen-Edebiyat Fakültesi’nden Hüseyin Bey’e, PAÜ Spor Merkezi yetkililerine, Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü Arş. Gör. Çiğdem ÇÜRÜK’e, PAÜ güvenlik görevlilerine; nezaketlerinden ve hassasiyetlerinden dolayı da Teras Park’ın özel güvenlik görevlilerine teşekkür ediyorum.
[Bu yazıyla ilgili 20 fotoğraf var]
—
evrengunlugu.net, 5. yılında sosyal sorumluluk gereği Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği‘nin kampanya ve projelerini destekleme kararı almıştır. Ziyaretçilerini de TOFD’a destek olmaya davet etmektedir. TOFD’a ulaşın; gönüllü olun; 3430‘a boş bir sms atarak “Akülü Tekerlekli Sandalye Kampanyası”na 5 TL’lik bağışta bulunun.
e-vren günlüğü sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Nefesimi tutarak okudum yazıyı, aman bizim abiler bir sorun çıkarmamıştır inşallah diye :)
Güzel bir gün geçirdiyseniz ne mutlu bizim üniversiteye. Çünkü Pamukkale üniversitesi son yıllarda her alanda profesyonel bir çizgi yakaladı.
Denizlide okuyup pamukkale üniversitesini görmemiş, denizlide yaşayıp pamukkaleye gitmemiş insan yığınlarının çokluğunu düşünürsek sizin bu küçük adımınızın büyük bir adım olduğu su götürmez bir gerçek.
Öğrencilerin çok şanslı.