Bir sabah uyandık ki mahallemizin adı Akevler olarak değişmiş; yeni mahallenin yeni muhtarının belirlenmesi için de seçim sürecine girilmiş. Bunu da oturduğumuz sitenin etrafına asılan muhtar adaylarının afişleri sayesinde öğrendik. İki kişiyle başlayan muhtarlık yarışı (eğer son güne kadar yeni bir aday çıkmazsa) 5 ismin tatlı rekabetine dönüşmüş durumda.

Seçim var ama seçim yokmuş havasındayız; bu bir gerçek. Bunun en büyük sebebi de yüksek duvarları, tel örgüleri, güvenlik personeli ve termal kameralarıyla bulunduğu mahalleden kendisini izole eden sitelerin aynı zamanda mahalle bilincinden de uzak olması. Mahalle bilinci olmayınca da muhtarlık seçimi pek önemsenmiyor. Oysa her şeye rağmen bir muhtar seçilecek ve bazı resmi işlemler için o muhtarın kapısı  mutlaka çalınacak.

Peki, bizler 8 Mart günü sandığa gittiğimizde kime, neye göre oy vereceğiz ve 2019 yılına kadar görevde kalacak olan muhtarı hangi kriterlere göre seçeceğiz? Esenyurt’un gökdelenleriyle ünlü çiçeği burnunda mahallesinde 9 bin nüfus barınıyor ve bunların 4 bin 500’ünü seçmenler oluşturuyor. Mahalle sakinlerinin birçoğunun hangi muhtara oy vereceği konusunda kafa karışıklığı yaşadığından eminim. Zaten bu konudaki kafa karışıklığını bizzat kendim de yaşadığım için bir blog yazarı olarak üzerime düşen sorumluluk duygusuyla kolları sıvadım =)

Seçime kadar muhtar adaylarıyla bire bir görüşmek ve onları duvarlara asılan afişlerden / posta kutularına bırakılan tanıtım kartlarından değil bizzat kendi ağızlarından tanımak istedim. Bu görüşmeleri de adaylıklarını açıklama sırasına göre yapmaya karar verdim. Bu anlamda ilk ulaştığım ve olumlu yanıt aldığım isim Necmi Yılmaz oldu.

49 yaşında evli ve 3 çocuk babası olan Necmi Yılmaz, 20 Ocak’ta ilan ettiği muhtar adaylığı sürecinde ailesinin tam desteğini almış. “Aile desteği olmazsa toplum desteği olmaz” sözleriyle bu desteğin önemine vurgu yapan Yılmaz, her ne kadar memleket ve parti kimliğini muhtarlık seçimlerinde bir kenara bıraktığının altını çizse de merak edenler için kendisinin Ordulu olduğu, muhtarı olmayı hayal ettiği mahallede de 20 yıldır yaşadığı bilgisini paylaşayım.

Az sonra sizi, sohbetimizin 50 dakikalık ses kaydında yer alan muhtar adayı Yılmaz’ın konuşmalarından öne çıkan satırlarla başbaşa bırakacağım. Görüşmenin sonunda aracıyla beni kısa bir mahalle turuna da çıkaran Necmi Yılmaz’a görüşme talebimi kabul ettiği, sorularımın hepsine cevap verdiği ve içten yaklaşımı için teşekkür ediyorum.

Akevler’i, İstanbul’un Örnek Mahallesi Yapacağım!

Niçin muhtar adayı oldunuz?

Daha önce yöneticilik de yaptım. İnsanlara faydalı olmayı, hizmet etmeyi seviyorum. Bu benim fıtratımda var.

Muhtar olmaktaki hedefiniz nedir?

Hedefim Akevler mahallesini İstanbul’un örnek bir mahallesi yapmak. Çünkü böyle bir mahalle yok. Tamamı sitelerden oluşan bir mahalle, çok az İstanbul’da. Tekli bloklar hariç Solarkent, Regnum, Ntowers gibi dokuz siteden oluşan güzel bir mahalle. Bu konuda çok iddialıyım: Akevleri Esenyurt’un, İstanbul’un en örnek mahallesi yapacağım.

24 Saat Ulaşılabilir Bir Muhtar Olacağım

8 Mart’ta sandığa gittiğimizde neden size oy verelim?

Ben diğer adaylardan kendimi şöyle ayırıyorum: Bu mahallede 20 yıldır oturuyorum. Seçmen bana 24 saat ulaşabilir. Ben sabah 6’dan gece 23’e kadar mahallede zaten esnafım; yerimdeyim. Mahallemizde herhangi bir sorun, bir ihtiyaç gibi ilk önce muhtara ulaşılması gereken durumlarda seçmen bana rahatlıkla ulaşabilir.

Resmi bir kurumda işi olan vatandaş bana geldiği takdirde gerekirse onunla birlikte nereye gidilmesi gerekiyorsa giderim. Vatandaşın kendi çözemediği sorunları beraber çözmede ona yardımcı olurum. Her an ulaşılabilir olmak benim en önemli özelliğim. Esnaflığımızdan dolayı vatandaşa hep güler yüzle baktık, hep iyi davrandık. Bizim için en üstün varlık insandır. İnsana hizmet etmek her kula da nasip olmaz.

Mahalleyi Kendi Evim gibi Görüyorum

Esnaf olmanızın muhtarlık yarışında size avantaj sağlayacağını düşünüyor musunuz?

Bir avantaj olarak görmüyorum fakat esnaf olmam sebebiyle seçmenin beni sima olarak tanıdığını düşünüyorum. Gerçi tanınır olmak da bu işi yapacağım anlamına gelmez. Esnaflık sayesinde insanları tanıma fırsatı da buluyorum; bu, esnaflığımızın bir avantajı sayılabilir. İnsanlarla çok haşır neşir oluyoruz, bundan dolayı da göz aşinalığı oluyor.

Mahalleyi ben kendi evim gibi görüyorum. Mahallemi de seçmenlerin yüzde 80’ini de tanıyorum. Ailemle evleri ziyaret ederken ‘Aaa bizim büfeci gelmiş, bizim gazeteci gelmiş’ diyerek insanlar evlerine buyur ediyor, kahve ikram ediyorlar. Okula giden çocuklar beni tanıyor. Bu anlamda aldığımız tepkiler güzel. Bu da bizi daha da heyecanlandırıyor.

Muhtar Seçileceğime Kesin Gözüyle Bakıyorum

Sizde seçileceğinize kesin gözüyle bakıyorsunuz gibi bir hava sezdim; yanılıyor muyum?

Ben seçileceğimi, insanların beni tercih edeceğini düşünüyorum. Seçileceğime dair umudum var. Seçilirsem insanlara karşı sorumluluğumuz atar. Bu sorumluluğu taşıyacak güce de sahibim. İnsanların bana vermiş olduğu sorumluluğu en iyi şekilde temsil etmeye gayret göstereceğim. Seçilirsem diğer adayların da muhtarı olmak isterim. Oy verenlerin de vermeyenlerin dce muhtarı olurum. Mahallemizde yaşayan herkese eşit mesafede olurum. Herkesin sorununu kendi sorunum görürüm. Herkesin dertleriyle dertlenir, sevinçlerine ortak olurum.

Muhtarlık Bir Gelir Kapısı Değil

Seçim sürecinde site ve ev ziyaretlerinizde görüştüğünüz insanların dile getirdiği eksikleri, talepleri not ettiğinizi söylüyorsunuz. Muhtarlık sadece eksikliklerin giderildiği, taleplerin yerine getirildiği bir makam mı? Sizin muhtarlık anlayışınız nedir?

Aslında muhtarlık bu değildir. Muhtarlık bununla da kalmaz. Vatandaş geldiği zaman muhtarı görebilmeli. Muhtar, devletin mahalledeki cumhurbaşkanıdır! Devletin başı cumhurbaşkanı mahallenin başı da muhtardır. Sade evrak alıp verme yeri değil muhtarlık. Muhtarlık gibi kutsal bir görev.

Muhtarlık bir gelir kapısı da değil. Muhtar olursa şunu yaparım bunu yaparım gözüyle de bakmıyorum. Bu mahalleye hizmet edecek kapasiteye sahibim; kendime güvenim var; bu birikimi kendimde görüyorum.

Sabah mesai başladığında makamıma oturacağım, akşam 17’ye kadar çok acil bir işim olmadığı takdirde muhtarlık makamından ayrılmayacağım. 17’den sonra da kalkıp mahalleyi dolaşıp eksikleri tespit edeceğim. Kimseyi ötelemeden, kimseyi hakir görmeden bütün herkesi kucaklayacağım. Her hafta bir siteyi ziyaret edeceğim. Site yönetimleriyle, apartman yöneticileriyle belirli aralıklarla toplantı yaparak mahallemizi çok daha iyi noktalara getirmeyi arzuluyorum.

Sizce Akevler mahallesinin en önemli sorunu nedir?

Ulaşım ve eğitim. Metrobüse ulaşım sıkıntılı. Erdoğanlar İlköğretim Okulu da artık yetersiz kalıyor. Göçten dolayı nüfus hızla arttı. Akevler mahallesinin Talatpaşa mahallesinden ayrılmasının en büyük sebebi de bu. Hizmetlerin daha kontrol edilebilir yapılabilmesi adına mahaller bölündü.

O halde muhtar seçilirseniz el atacağınız ilk konu ne olacak?

İlk el atacağım konu ulaşım. Toplu taşıma araç ve durak sayılarının artırılmasını talep edeceğim. Her sitenin önüne kapalı bir durak olmasını sağlayacağım. Bunların olması çok zor bir şey değil. Mahallemiz bunları rahatlıkla yaptırabilir.

Bir sonraki konu okul. Erdoğanlar İlköğretim okulunun yanında Erdoğanlar 2 diye bir okulun projesinin olduğunu biliyorum. Bunun yapılması konusunu Milli Eğitim Bakanlığı’ndan, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’den takip edilmesini sağlayacağım. Esenyurt Belediyemizin, Milli Eğitim’in, İstanbul Büyükşehir belediyemizin yapacağı işleri onlardan hızlı bir şekilde talep edeceğiz.

Mahallenin ismi niçin Akevler olarak belirlendi?

Yılmaz, Talatpaşa Mahallesi’nden ayrılan kısma niçin ‘Akevler’ ismi verildiğine de söyleşi arasında şu sözlerle açıklık getirdi:

Esenyurt Belediyesi’nde son yapılan projelerde verilen ruhsatlarda belediye başkanımız bütün binaların cephesi beyaz olsun demiş. Bu isim aslında buradan geliyor. Yoksa partiyi veya başka bir şeyi kesinlikle çağrıştırmıyor. Komisyon her mahalle için bir isim belirlemiş, isimler belediye meclisi tarafından onaylanmış. İleride isimden şikayet olursa mahalle talep ederse bir anket düzenlenip isim değişikliği gerçekleştirilebilir. Alternatifler sunulabilir.

Akevler mahallesi muhtar adayı Necmi Yılmaz’la gerçekleştirdiğim söyleşi sonrası değerlendirmelerimi birkaç maddeyle sıralarsam:

Necmi Yılmaz, Akevler mahalle sınırları içerisinde yer alan bütün site ve binaların isimlerini, kaç daire ve seçmen sayısından oluştuğunu tek tak saydı. Buna gerçekten şaşırdım.

Bir blog yazarı olarak dikkatimi çeken ilk detay Yılmaz’ın seçim afişlerinde telefon numarasıyla birlikte e-posta adresine yer vermesi. Yılmaz, e-postalarını her gün kontrol ettiğini de dile getirdi.

Sitelerin 8 Mart’taki seçimlere ilgisinin az olmasından şikayetçi. Bunu da bazı site yönetimlerinin muhtar adaylarının kendilerini tanıtmalarına pek imkan vermemesine bağlıyor. Öyle ki site duvarlarına asılan afişlere bile zar zor izin verilmiş.

Ailecek işlettikleri dükkana gelen insanların kendilerine evlerinin anahtarlarını bıraktıklarını, çocuklarını emanet ettiklerini dile getiriyor ve muhtarlık yarışında dürüstlüğün, güvenirliğin belirleyici faktör olacağını söylüyor.

Diğer muhtar adaylarıyla da telefonla veya yüz yüze görüşmüş, onlara başarı dileklerini iletmiş.

—

Necmi Yılmaz’la gerçekleştirilen bu söyleşi sonrası sosyal sorumluluğa dikkat çekmek adına  Lösemili Çocuklar Vakfı‘nın (LÖSEV) Bir Tuğla da Sen Koyar mısın? projesine Evren Soyuçok / e-vren günlüğü tarafından bağışta bulunulmuştur. 

—

Bu söyleşinin muhtar adayını tanımanızda size yeterli gelmediğini düşünüyorsanız Necmi Yılmaz’ın Facebook Profili‘ni ve Facebook Sayfası‘nı da inceleyebilirsiniz.

Bir sonraki yazıda diğer muhtar adayı Süheyla Karademir‘le gerçekleştireceğim söyleşiyi paylaşacağım. Bütün muhtar adaylarına ait söyleşileri {şuradan} okuyabilirsiniz.

Evren’i Sosyal Ağlarda Takip E+