Çocukluğumda kalan bir hatırayla, Hacivat ve Karagöz’le Çağlayan’daki eski bir binanın birinci katında yeniden karşı karşıya geldim. Sırtında taşıdığı yedi yüzyıllık geleneğe rağmen ne Hacivat ne de Karagöz, eskimişti. Tüm gölge arkadaşlarıyla, karşımda capcanlı duruyorlardı. Türkiye’nin Ustaları Projesinin İstanbul ayağının redaksiyonlarını yaparken dikkatimi çekti Merve İlken; biyografisinde “ilk Türk kadın Karagöz oynatıcısı” yazıyordu. Beni Merve’ye getiren bu ünvanıydı elbette ama başka özellikleri, sosyal rolleri yok muydu? Bunca zaman, hayaliler hep erkek miydi, hiç mi bir kadın “Ben de perdenin arkasına geçip Karagöz oynatacacağım” dememişti? Bunları kendi kendime düşünmek yerine gidip atölyesinde bizzat Merve’ye sormak istedim. Röportaj için kendisini aradığımda, ustasıyla birlikte Aydın’ın Söke ilçesindeki bir ilkokulda gösterideydi. Bir şubat akşamı iş çıkışı Ustası Suat Veral’le atölyelerinde misafir ettiler beni. Elinde büyüdüğü, bu sanatı ve mesleğini öğrendiği Suat Hocası, başlı başına bir yazı, hatta belgesel konusu. Gölge oyununda Türkiye’nin yaşayan duayen hayalilerinden kendisi. Merve’yle sohbetimize dair aktaracağım notların birçoğunda Hayali Suat Veral’in röportaj aralarında söylediklerinden de fazlasıyla faydalandığımın altını çizmeliyim.
Continue reading →