TESTERE 3 ÜN DAYANILMAZ DEHŞETİ

Dün akşam Ziya ve Semih‘le Testere 3‘e gittik. İlk filmini seyrettiğimde senaryodaki muhteşem zekaya hayran kalmış, korku ve gerilim filmlerinde Testere benim için apayrı bir yere sahip olmuştu. Sonra ikincisi, üçüncüsü derken film, seriye dönüştü; iyi de oldu :) Testere 3’e gelince: Filmin çoğunu gözlerim kapalı seyrettim :) Artık adamlar olayı aşmışlar, daha nasıl iğrençleşebiliriz deyip ellerinden geleni yapmışlar. Midemizi yerinden oynatan inanılmaz görüntüler, tüylerimizi diken diken eden sesler vs. Filmin sonundan da anlaşılıyor ki Testere 4 yolda! İşin ilginç tarafı Testere serisine hayranım filan ama filmi seyrederken içim kaldırmıyor, dehşet korkuyorum ve çoğu sahnede gözlerimi kapatıyorum :) Yarım yamalak seyrettğim bir filme de para ödüyorum :)

MEHMET ALİ ERBİL, YENİDEN DOĞMAYA MI HAZIRLANIYOR?

Testere başlamadan önce vizyona girecek sinema filmlerinin reklamları vardı. Bunlardan biri de “Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu” filmi. Cüneyt ARKIN ve M.Ali ERBİL başrolde. Fragmanlara bakılırsa M. Ali ERBİL, TV ekranlarındaki “don indirme” rezaletinden sonra Çarkıfelek‘in bile düzeltmeye yetmediği imajını sinema filmiyle yerine getirmeye çalışıyor. Sadece birkaç dakikalık reklamda G.O.R.A‘yu görür gibi oldum. Gibi değil, görüntüler vs neredeyse aynı. G.O.R.A film stüdyosu ya da dekorları bozulmamış da, sanki yönetmen Kartal TİBET‘e hibe edilmiş gibi görünüyordu. Kırk yılda bir, harika bir uzay filmi çektik ya, bunun da furyası başladı anlaşılan. Babam ve Oğlum tarzı filmleri, hiçbir gerçekliği olmayan Türk filmlerine her zaman tercih ediyorum…