Amasya’yı Ege’ye Taşıyalım!

Benim canım Türkiyem’in her karış toprağına vurgunumdur ama gezip gördüğüm çok az şehri beğenmişimdir. Kardeşimin yemin töreni için geçen hafta ilk kez ziyaret ettiğim Amasya‘yı ben çok sevdim ve Ah Amasya, tek kusurun Ege’ye uzaklığın. dedim ;) Ege’nin insanı Ege’den başka yerde yapamaz. diyenlerdenim ben. Dünyanın merkezi Ege’dir sanki benim için ve bu sebeple pek beğendiğim Amasya’nın bir şekilde Ege’ye kaydırılmasında veyahut şehri tam ortasından ikiye ayıran Yeşilırmak’ın yönünün değiştirilerek Adnan Menderes Bulvarı’nın göbeğinden akmasını talep ediyorum. Büyük ve Küçük Menderes kardeşlerin iznini de almak şartıyla elbette :P

İbrahim, bizim ailenin son askeri. Sayesinde Kayseri‘yi görecekken son dakikada soluğu Amasya’da aldık ve bu kutsal görevin yeminle taçlanan gururunu Amasya Askeriyesinin güler yüzlü ev sahipliğinde tattık.

Bu şehirde en çok kıskandığım özelliklerden biri, kentin ortasından geçen Yeşilırmak. Karadeniz’e dökülen en büyük akarsuyumuz olan Yeşilırmak boyunca bir ressamın fırçasıyla çizilmiş gibi ahşap evler uzanıyor ve her iki yakada da yürüş yolları, park alanları yapılmış. Amasyalılar biz Aydınlılar gibi Continue reading →

Bazı Şeylere Hâlâ Şaşırabiliyorum

Artık hiçbir şeye şaşırmıyorum. demek istemiyorum ben. Hâlâ bazı olaylar bana sıra dışı gelsin, ayıp gelsin, beni şoka soksun. Kirlenen dünyada kötü şeyler o kadar da olağanlaşmasın benim zihnimde. Ahir zamanda günahla sevap, iyiyle kötü birbirine karışmışken ben yine de günahı günah bilmek istiyorum. Ar damarım bu denli de çatlamasın, dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir insan başka bir insana bir kötülük yaptığında sinirleneyim, şaşırayım, hâlâ böyle aptal ama aslında insani tepkiler verebileyim.

Aykut‘la bugün Muğla Milas yollarındaydık ve yol sohbetimiz bir ara bu konulara geldi. Hava sıcaklığı da 18 ile 23 derece arasında değişiyordu. Bu durum kış ortasında harikulâde çünkü burası Ege ;)

evrengunlugu.net

2010-2011 dönemindeki yayın süresince Acil İhtiyaç Projesi Vakfı‘nı, AİP Vakfı’nın proje ve çalışmalarını gönüllü olarak desteklemektedir.

YOLUMA TAŞ

İzmir’in mavisine karıştı Evren’in yeşili…
Ege’nin dalgaları vururken dallarıma,
sen neredesin şimdi?
Martılar tuzlu denizin kokusunu taşırken kıyılarıma,
sen başka kıyılardasın değil mi?

Ben koca bir Evren’de küçük bir evren olayım derken, sen yoluma taş oldun. Kimbilir kaç insan, tek bir cümlelik kaç aşk yaşadı benim baktığım yerden… Sen kimbilir, kaç cümle kurmak zorunda kaldın inandırabilmek için martıları kendine. Ben ne olmayı arzuladım, neyi yaşamayı istedim… Oysa şimdi, senin yalan kesende benim kelimelerim. Aldanıyor deniz, aldatıyorsun martıları.. Ey mavi! Onlar benim yeşilim!

facebook’evreni ] facebook sayfası ] twitter’evreni RSS abonelik