“Sizi bir yerden tanıyorum; medyadan olabilir mi?“ diyen Çiçekköy’deki hanımefendinin bende oluşturduğu şaşkınlığın üzerine “aman efendi çizginden taviz verme e-vren“li epostaların şaşkınlığı eklendi. Üstüne üstlük iki günlük İzmir’in yol yorgunluğu ve hemen üstüne gece 4’e kadar bilgisayar başında çalışmanın yorgunluğu… Haydar‘la gerçekleştirilen fotoğraf çekimlerinin birkaç video görüntüsünden bazılarını derledim. İşte Gizem‘in kamerasından, Haydar’ın objektifinden yansıyan eğlenceli görüntüler: {Yerinde oynamayanların yorumları onaylanmayacaktır :) }
Bu yazıda paylaşılan videoblogları hazırlamakla uğraştığım Cuma gününe korkunç bir başağrısıyla uyandım; Hüss‘le cuma namazına gittim; Fatih ve İlknur‘la buluştum; Şayzın‘ı karşılayıp bize götürdüm. Derken, 5. yıla 48 saat kala e-vren günlüğü’nde heyecan giderek artmaya devame diyor. Seni iyi ki seviyoruz e-vren günlüğü ;)