2011 Sosyal Medya İletileri

Aşağıdaki yazılar, facebook’evreni ve twitter’evreni profilleri ile Windows Live‘da 2011 yılında yazdığım iletilerden oluşuyor. Bu iletileri derlerken, 1 yıllık bir geriye gidiş de yaşamış oldum. Aşağıdaki 2011 iletilerinde benimle ilgili pek çok konuda daha fazla ipucu bulunduğunu düşünüyorum. Hem beni sosyal paylaşım sitelerinden değil de sadece buradan takip edenler için bu paylaşımın farklı bir anlam taşıyacağını düşünüyorum. Belki de bazı olaylara karşı neler hissettiğime ilk kez şahit olacaksınız.

Sürekli huzur için lütfen 1 dakika sükût et be adam! {29 Aralık}

Cuma’da ön saflardan imamın da sağ tarafından bana yer ayırın gençler, biraz geç kalabilirim ;) {23 Aralık}

‘Hakîkaten’ kelimesini seviyorum. {19 Aralık}

Brokoli almaya gittim, yarım saate dönmezsem önce polisi sonra Müge Anlı’yı arayın. {17 Aralık}

Dexter gibisi var mı? Yok ;) {14 Aralık}

Hani her gördüğü fotoğraf makinesinin önüne geçip “beni çek, çek abi beni, beni çek beni beni” diyen tipler vardır ya… Bu tipler fotoğraf çeken herkesi eşi dostu akrabası komşusuymuş da çektiği fotoğrafı hemen akşamında kendisine iletecekmiş gibi anlamsız bir edayla rahatsız ederler ya… İşte yeryüzünde anlam veremediğim 97 insan tipinden biri de bunlardır. {8 Aralık}

Annemin telefon rehberinde “Komşu Nella” niye yazar? Yazıyor madem niye komşu Necla teyzenin adı değiştirilmiyor da inadına “Nella” olarak rehberdeki yerini koruyor? Aslında yeryüzünde adı Nella olan teyzeler var da ben mi bilmiyorum? Annem o telefon rehberindeki ismin değiştirilmemesi konusunda neden bu kadar inatçı ve biri bu durumu gidip Necla Teyzeye ispiyonlayamaz mı? Not: Nella Teyze temsilidir, Nellalar ve Neclalar üzerlerine alınmasınlar. Ya da sallla gitsin ya üstüne alınan alınsın. {8 Aralık}

Evren, ilişki durumunu “bu yaştan sonra bir ilişkim olsa da olur olmasa da olur.” şeklinde güncelledi; facebook anında müdahale etti, twitter da Evren’in hesabını askıya aldı. Ivana Sert’se konu hakkındaki suskunluğunu koruyor. {7 Aralık}

Fotoğraf çekileceğiz diye güzelleşmek için beni yarım saat bekleten Continue reading →

e-vren Anlık Monologları

@Geleneksellikten ödün vermeyen birinin biraz da sert olsun diye Nescafe’ye bir tutam Türk kahvesi karıştırması çok mantıksız mı? {20.04.2011; Balkonda Nescafe içerken}

@Evde yengeç besleme konusunda içimde acayip bir heves peyda oldu. {18.04.2011; kütüphane}

@Hiç araba merakım yokken Volkswagen’in Sarı Tosbağa modeline deli gibi sahip olma arzusuna kapılmam ve bari oyuncağıyla idare edeyim diyerek oyuncakçı oyuncakçı dolaşmam çok sağlıklı bir durum mu bilemedim. {17.04.2011; Sarı Vosvos oyuncak araba bulamadan eve dönerken}

@Facebook, MSN Messenger vb şifrelerini sevgililerine veren ve sevgililerinin bu sanal hesaplarına girip bir de üstüne onunla bununla sohbet edenlere çok ama çok sinir olduğumu farkettim :/ {14.04.2011; Bilgisayarımın başında facebook’ta çevrimiçi iken}

@Kendimi ait hissedemediğim bir dünyada yer alabilmek için anlamsız bir savaş veriyorum. Ne aptalca! {23.03.2011; kütüphane}

@444 00 00, Ziraat Bankası’nın Müşteri Hizmetleri numarasıymış, çok hoşuma gitti. On milyon yıldır ben bunu niye görmemişim :P {08.04.2011; Ziya arayıp Ziraat Bankası Müşteri Hizmetleri numarasını istediğinde bankamatik kartımın arkasını çevirip baktığımda}

@“Hayatımda bir şey eksik, bir şey eksik ama ne eksik?” diye 29 yıldır düşünür dururken az önce neyin eksik olduğunu keşfettim: Benim hiç Kızılderili arkadaşım yok! {18.03.2011; evde} Continue reading →